Sıtma etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sıtma etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Salı

G-8'den AIDS'le Mücadele İçin 60 Milyar Dolar

AIDS, AIDS'le mücadele, Kyoto Protokolü, Sıtma, sıtmayla mücadele, verem, veremle mücadele..

Almanya’da biraraya gelen zengin ülkeler topluluğu G-8 liderleri, Afrika’da sıtma, verem ve AIDS‘le mücadele için 60 milyar dolarlık yardım vaadinde bulundu. Almanya’da yapılan G-8 zirvesine katılan dünya liderleri, zirvenin son gününde dikkatlerini Afrika’ya yönlendirdi. Liderlerin geçmişte verdikleri yardım vaadlerini tutmaları için üzerlerindeki baskı artıyor.


G-8 ülkelerinin AIDS, sıtma ve veremle mücadele için 60 milyar dolarlık bir yardım paketi açıklamaları bekleniyor. Zirveye altı Afrika ülkesinin liderleri de katılıyor. Bu liderlerden biri de Nijerya Cumhurbaşkanı Umaru Yar’Adua.

Yar’Adua, liderlerin Gleneagles zirvesinde verdikleri yardım sözlerini gündeme getireceğini ve zirvenin Afrika için daha fazla ticaret payı üzerinde anlaşmayla sonuçlanmasını beklediğini söylüyor.

ABD Başkanı George Bush, geçen ay Afrika’ya AIDS’le mücadele için 30 milyar dolarlık katkıda bulunacaklarını söylemişti. Diplomatlar, bugün yapılacak 60 milyar dolarlık yardımın yarısının Bush’un sözünü ettiği miktar olduğuna dikkat çekiyor.

Bazı yardım kuruluşları ise, paranın bir kısmının zaten duyurulmuş olduğuna ve miktarın Birleşmiş Milletler hedeflerinin gerisinde kaldığından yakınıyor.

Yardım kuruluşları özellikle 2005 yılında Gleeneagles’ta yapılan zirvede verilen sözlerin tutulmadığını vurguluyor. Bu iddiayı kabul eden G-8 liderleri, taahhütlerini yerine getirmek için kararlı olduklarını söylüyor ve gelecek yıl Japonya’da yapılacak zirvede Afrika konusunu gündemin ilk sırasına alma vaadinde bulunuyor.

Dev adım
G-8 liderlerinin dünkü toplantılarında ana gündem maddesi olan iklim değişikliğiyle mücadelede ise yeni bir anlaşma üzerinde uzlaşılmış olması önemli bir adım olarak nitelendi. Almanya Başbakanı Angela Merkel, anlaşmayı “doğru yönde atılmış dev bir adım” diye tanımladı.

Angela Merkel, gaz salımlarının azaltılması amacıyla bağlayıcılığı bulunan hedefler konmasının gereği üzerinde, tüm ülkelerin uzlaştıklarını söyledi.

Alman lider, bu anlaşmanın Birleşmiş Milletler’in himayesinde uygulanacak olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi; bu yıl sonlarına doğru Bali’de yapılacak küresel ısınma konferansıyla başlayıp 2009 yılı sonunda tamamlanacağını belirtti.

Angela Merkel, bunun 2012 yılında süresi dolacak olan Kyoto Protokolü yerine bir anlaşmayı mümkün kıldığını vurguladı. Ancak nihai anlaşma metninde gaz salımlarının büyük ölçeklerde kesileceği yolunda zorunlu taahhütler olup olmayacağı net değil.

AIDS ve Sıtma Hastalıkları Birbirini Körüklüyor

Kenya’da çalışmalar yapan bilimadamları, Afrika kıtasında etkili olan iki hastalık, HIV (AIDS) ve sıtmanın yayılması arasında doğrudan bir ilişki olabileceği sonucuna vardı. Amerikan Science dergisinde yayımlanan araştırma sonuçları, sıtmaya yakalanan kişilerin, değişen bağışıklık sistemleri nedeniyle, cinsel ilişkiye girdikleri kişilere HIV virüsü bulaştırmaları ihtimalinin arttığını belirtiyor.

Aynı şekilde, HIV virüsü taşıyan kişilerin de sıtmaya yakalanma risklerinin arttığı belirtiliyor. Muhabirler, bu araştırmanın sonuçları çerçevesinde, hükümetlerin ve kamu sağlığı kurumlarının, hastalıklarla mücadele yöntemleri üzerinde önemli etkisi olabileceğini belirtiyorlar.


En çok HIV taşıyıcısı Hindistan’da
1 Aralık Dünya AIDS Günü dolayısıyla yayımlanan bir raporda, dünyada en çok AIDS hastası ve HIV virüsü taşıyıcısının yaşadığı ülkenin Hindistan olduğu açıklandı. Birleşmiş Milletler’in açıkladığı rakamlara bakılırsa Hindistan’da yaklaşık 5,7 milyon kişi HIV virüsü taşıyor. Bu da Hindistan’da artık, Güney Afrika’dan da fazla insanın virüs taşıdığı anlamına geliyor.

Amerika Birleşik Devletleri’nin eski başkanı Bill Clinton yaptığı açıklamada, Hindistan’ın dünyada küresel bir hastalık olan AIDS’in merkezi haline geldiğini söyledi. Bill Clinton, HIV virüsünün Hindistan’da kontrol altına alınmasının, zorlu bir mücadele gerektireceğini belirtti.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan da dünyadaki her cumhurbaşkanı, başbakan ve siyasetçinin, “AIDS benimle duracak” deme sorumluluğu olduğu görüşünde.

BM’ye bağlı Uluslararası Çalışma Örgütü 2005 yılında çalışma çağındaki yaklaşık üç buçuk milyon kişinin AIDS sonucu öldüğünü bildirdi. Örgüt raporunda bu sayıyla hastalığın ekonomik yükünün artmakta olduğuna ve AIDS’ten ekonomik açıdan en çok Sahara Çölü’nün güneyindeki Afrika ülkelerinin muzdarip olduğuna dikkat çekiyor.

Öte yandan Güney Afrika hükümeti de bugün önümüzdeki beş yıl için AIDS’le mücadeleye yönelik programını açıklayacak. Güney Afrika’da yaklaşık beş buçuk milyon kişi HIV virüsü taşıyor ve her yıl 900 kadar kişi AIDS sonucu ölüyor. Bu ülkede hükümet geçtiğimiz günlerde AIDS’le yeterince mücadele etmediği gerekçesiyle eleştirilmişti. Ancak sivil toplum örgütleri hükümetin yeni yaklaşımını övüyor ve AIDS’le HIV’in teşhisle tedavisinde kullanılan ilaçlardan daha fazla taahhütte bulunmasının, önemli bir politika değişikliği anlamına geldiğini belirtiyor.

Sıtmadan Koruyan Gen AIDS'i Tetikliyor

Araştırmalar sıtmadan koruyan genin AIDS‘e yakalanma olasılığını artırdığını ortaya koydu. Sıtmadan koruyan bir genin, AIDS’e yakalanma olasılığını yüzde 40 oranında arttırdığı bildirildi. Amerikalı ve İngiliz bilim adamlarının yaptığı araştırma, Afrika kökenli insanlarda gelişen, Duffy Antijeni Kemokin Reseptörü (DARC) geninin bir varyasyonunun, AIDS ile karşı karşıya kalındığında kişinin ilk dönemde hastalıkla mücadele gücünü olumsuz yönde etkileyebileceğini gösterdi.

Londra ve Teksas üniversitelerinin yürüttüğü araştırma, DARC’ın, virüslere karşı savunma sistemi üzerinde önemli rol oynayan ve kemokin adı verilen kimyasalların seviyelerini etkilediği ve söz konusu varyasyonunun Afrikalıların neredeyse yüzde 90′nında görüldüğünü ortaya koydu.


Sıtmayla mücadelede önemli aşama
Genin bu varyasyonunun kaynaklarının belirsiz olduğu, ancak kıtada yaygın olarak görülen sıtma salgınlarında kişiyi hastalıktan korumak için gelişmiş olduğunun düşünüldüğü belirtildi.

Araştırma çerçevesinde farklı etnik kökenlerden gelen ve AIDS hastası olan Amerikalılar üzerinde 25 yıl süreyle yapılan araştırmanın verilerinin kullanıldığı ve DARC geninin söz konusu varyasyonuna sahip kişilerin, hastalığa yakalanma olasılığının yüzde 40 daha fazla olabileceği kaydedildi.

Bilim adamları, bu genin Sahra Altı Afrikası’nda var olmaması halinde bölgede AIDS vakalarında yüzde 11′lik bir düşüşün beklendiğini belirtirken, DARC’ın bu varyasyonuna sahip kişilerin AIDS hastalığına yakalanmaları halinde de bu gene sahip olmayanlara oranla ortalama olarak 2 yıl daha uzun yaşadıkları gözlendi.

AIDS hastalığının, dünyanın farklı bölgelerinde görülme oranının değişmesi kısmen farklı sosyal koşullar ve cinsel yaşamla açıklanırken, bilim adamları virüsün belirli toplumlarda yaygın biçimde görülmesinin genetik nedenleri olabileceğinden şüpheleniyor.

Afrika’da 24.5 milyon kişinin AIDS hastası olduğu ve her yıl yaklaşık 2 milyon kişinin bu hastalıktan yaşamını yitirdiği biliniyor.